14 Nisan 2011 Perşembe

Adını Arıza Koydum

Heryerdeler ve giderek çoğalıyorlar. Sürekli şikayet ederler, çözüm üretmezler. Mutsuzdurlar ve mutsuzlukları bulaşıcıdır. Bu mühim değil herkes mutlu olacak diye bir şey yok; lakin ağzınızla kuş tutsanız mutlu olmazlar. Kelimeleriyle, cümleleriyle içimi kemirirler tüm enerjimi bitirirler. Böyle insanların yanından anında uzaklara kaçasım gelir. Uzaklara gitseniz bile sizi bulurlar. Bir mıknatıs gibi arıza insanları hayatıma çektiğimin farkındayım. Deli gibi kıskandıkları halde kıskanç olmadıklarını iddia ederler. Kendilerini bulunmaz hint kumaşı zannederler. Hayatınızdan çıkarak sizi cezalandırdıklarını düşünürler suçu kabullenmezler; çünkü sütten çıkmış ak kaşıktır haspam. Üstelik sizi suçlu ilan edip yargılamaya bile kalkarlar bu kadar yüzsüzdürler. Açıklama yaparak durumu izah etmeye çalıştığınızda "sorun bende değil sende" diyerek işin içinden çıkarlar. Sevseler bile sevdiklerini belli etmez kimisi. Düşüncesizdirler. Empatiden yoksundurlar üstelik. Pazardan dönen sinirli teyzeler gibi sizi azarlayabilirler sonra da hiçbir şey olmamış gibi davranırlar. Bu yazı uzar gider bana kısa kesmek düşer. Yazımı bitirirkene Louis Aragon'dan bir kuple sunmak isterim size: "Sakın görünüşe aldanma; görünüşte herkes insandır."

Hiç yorum yok: