11 Mayıs 2011 Çarşamba






Şimdi haberlerde okumuş, televizyonda izlemiş, radyoda dinlemiş gibisin, aşinasın; bunun adı sevgi mi, aşk mı yoksa tutku mu? Adını bile koymaktan çekindiğin nefes alıp vermek gibi rutin bir duygu. Beyninde uydurduğun bir şey belki de kim bilebilir bunu senden başka? Beyninden çıkarıp atamadığın...Bunun aksini iddia edemiyorsam; neden bazı şeyleri olduğu gibi kabul etmekte zorlanıyorum?..belki de işte insan olmak böyle bir şeydir. Ne gelir elden. İnsan kendini üzecek bir şey mutlaka bulur. Kadın olduğum için böyle olduğumu söylüyorlar. Bunu kabul etmem imkansız. Hayatım boyunca hiç kimseyi bekar, evli, kadın, erkek, zengin, fakir diye ayırmadım. Kedinin kedi olması gibi insan sadece insandır. Başarılı, zeki, tembel, yakışıklı, çirkin, güzel şeklinde sıfatlayan bizler değil miyiz?

Her şeye anlam yüklemekten kurtulduğum zaman hafifleyecek bu yürek. Neden yaşadığım her şeyi anlamlandırmaya çalışıyorum ki ben? Tabii bu benim mutsuz olduğum anlamına gelmiyor. Hem mutlu olmak dediğin nedir ki şu satırları yazmak bile mutlu olmak için yeter de artar bile.

Bir başkasının bahçesinde çiçek olmaktansa yaprak olup rüzgarda savrulmayı tercih ederim. İnsan nasıl özgür olabilir başka türlü?



Hiç yorum yok: