23 Mayıs 2011 Pazartesi

Bekleyemem







Hayat bir tren yolculuğu gibidir. Duraklar var, bazen indiğin bazen bindiğin. Belki bu yüzden geç kalmışlık hissi, sanki asıl binmen gereken treni kaçırmışsın yanlış trende yolculuk yapıyormuş gibi...Beynimin bana oynadığı bir oyun olabilir mi tüm bunlar? Ne de olsa ne yaşıyorsan zihninde yaşıyorsun. Bekliyorsun doğru zamanı. Belki yanlış duraktasın boşuna bekledin bunca zaman.



Hayatımın bir önsözü yok. Yarım yamalak yaşadım ne yaşadıysam sırf bu yüzden tüm cümlelerim de yarım kaldı. Şimdi cümlelerimi tamamlamaya çalışıyorum ve bu yüzden geç kaldım yaşamaya. Şimdi yaşanması gereken bir hayat var, benden hızlı benden önde. Koşsam mı kalsam mı dönsem mi? Niye olduğum yerde kalmıyorum sanki ben. Yabancısıyım kendimin kalamam olduğum yerde. Koca kış baharı bekledim, havada hüznümün değişen rengi var. Ruhumu aldı tatlı bir telaş. Ne de olsa yetişmeye çalıştığım bir hayat, önümüzde yaz mevsimi var.



Bekleyemem.



Zaten gelsen de neye yarar ben de işlemeye korktuğun günahları bulacaksın. Sor bakalım cellada öldürmek istediği bir var mı? İsterse beni alabilir, memnuniyetle.

1 yorum:

Bülent Taşdemir dedi ki...

Ne önemi var ki trene yetişmenin ya da kaçırmanın ? Başlangıç belli,istasyonlar belli,son durak belli ve hatta aşağı yukarı yolcular bile belli.Önemli olan bence atlayıvermek trenden ve vurmak kendimizi yolu izi belli olmayan dağlara bayırlara..