Kalabalıklar içindeydik ve kimsesizdik. Sistemin içinde öğütülmüş, etlerimiz liğme liğme edilmiş...Çarklar dönüyor. Senin için, benim için. Sussan için kanar, içine akar, durmadan kanar kanar.
Canın sıkılır, duvarları yıkarsın, varolmak için nefes almak için. Anlamazlar.
Yaşam bir rüyadır, bizi öldüren uyanmaktır.
Kafamın içinde bir oda kurdum ben, kendimi oraya koydum ben. Orada öldüm öldüm dirildim.. kimseler duymadan kimseler bilmeden. Nereden bilsinler canının yandığını.. sistemin içinde çarklar benim için dönüyor liğme liğme oldum ben. Çekip çıkarasım var kendimi, kurtulurum belki.
Kelimeler asla yeterli değildir duyguları anlatmak için, ne mutluluklar ne de acılar için.
Onun için asla anlatamak istediğimi belki de ömrümün sonuna kadar anlatamayacağım. Sırf bu yüzden hep eksik kalacak içinde anlatamadığın şeylerin sancısı.
Denemeye değer doğrusu. Odanı dolduran güneşi bir sünger gibi çekse de duvar çocukluğunun soğuk günlerini ısıtan kış güneşini anımsatan hatıraların var. Kahve ısmarlamak istediğin temiz yüzlü, iyi yürekli insanlar var.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Blog Arşivi
-
▼
2011
(111)
-
▼
Mayıs
(17)
- Hiçkimse Değilim Ben
- Günlüğümden Notlar
- Dayak Yesem Geçeçek Şeyler
- Yaşıyorum
- Bekleyemem
- Canına Yandığımın Dünyası
- Bir Garip Adam
- Direnmek
- Şimdi haberlerde okumuş, televizyonda izlemiş, rad...
- Kendime
- Bulmadan Aramak
- Yasak Kelime "Sarışın"
- Belki bu bloga yazmaya başladığım günden beri ilk ...
- Çarklar Kimin İçin Dönüyor?
- Yaşamaya Başlamak
- İçimdeki İlkel Kadın
- Boderline
-
▼
Mayıs
(17)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder