15 Kasım 2011 Salı

Yaşam Hırsızı

Günahların en kötüsünden biri hırsızlık. Kim bilir farkında olmadan çalıyorlar hayatımızdan.
Aldatarak hayallerimizi, yalanlarıyla umutlarımızı, dedikoduyla heyecanlarımızı, kıskançlıklarıyla mutluluğumuzu çalıyorlar. Geriye yabancısı olduğumuz bir dünya kalıyor. Bazen insan kendini yaşadığı yere ait hissetmez çünkü yabancılaşır kendini kötü hissetmesine sebep olan duygular yüzünden.
Benim de zaman zaman kendimi yabancı bir yerde gibi hissettiğim olmuştur sanki hayatımı uzaktan izler gibi...
Kimin dokunmasına izin verirsen yaşamına onun parmak izi kalıyor hayatında; ne kadar çok kişi dokunursa o kadar iz kalıyor aslında.
Bir anlayabilsek insanlara yaklaşmayı ateşe yaklaşır gibi ayarlayabilsek, çocukluktan kalma bir alışkanlıkla elimizi yakıyoruz kimi zaman.
Ruhumun gizli saklı köşelerinde olmak istediğim ben, gerçekleştiremediğim hayallerim, özlediklerim, duymak istediğim sözler, olmak istediğim yerler, gençlik heveslerim saklı.
Bir anlayabilseler, bir bilseler insan ruhu ne kadar derin, içinde ne çok şey saklı.
Biliyorum hayat bana borçlu değil belki de olma olasılığı az olan şeyler istedim, olmayınca üzüldüm. Hayat uzun bir yol hayallerimi düşüre düşüre yürüyorum.



2 yorum:

Bülent Taşdemir dedi ki...

Niye öldü ? Sorusuna Anadolu'da genelde "kepek bitti" diye cevap verilirdi eskiden.Birilerinin deldiği kovamızdan döküle döküle biten hayallerimiz de belki bizim kepeğimiz..!..?

İstanbul istasyon dedi ki...

en büyük günah hırsızlıktır.birini öldürürsün onun yaşama hakkını çalarsın. birine yalan söylersin onun dogrusunu çalmış olursun...vs vs vs...